-
1 courber
-
2 incliner
-
3 pencher
Iv tincliner eğmekIIv i1 être de biais eğilmek◊L'arbre penche. — Ağaç eğiliyor.
2 pencher pour yeğlemek -
4 tête
n f1 partie du corps baş [baʃ]2 visage surat [su'ɾat]♦ faire la tête surat asmak3 esprit akıl [a'kɯɫ]4 se mettre en tête de kafasına koymak5 de tête kafadan6 première place baş [baʃ]7 présidence baş yer8 individu adam, kişi [ci'ʃi]9 ön [œn]10 tête de lit başucu11 partie supérieure baş [baʃ]
См. также в других словарях:
eğmek — i, er 1) Düz olan bir şeyi eğik duruma getirmek Ağır ağır başını eğip yere baktı ve boynunu büktü. Y. Z. Ortaç 2) Sert bir cismi bükmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
boyun kesmek — selam vermek için başını eğmek Eli göğsünde, boyun keserek dervişçe bir selamla alçak bir sedirin ucuna ilişti. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
serfürû etmek — 1. itaat etmek. 2. başını eğmek. 3. düşünceye dalmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
DARBEHA — Başını aşağı eğmek. * Muti olmak, itaat etmek, söz dinlemek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TATA'TU' — Başını aşağı eğmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
bükmek — i, er 1) Sertçe çevirmek, kıvırmak Bu kez onu sürmeden olduğu yerde büküp altına aldı. S. Birsel 2) nsz Birkaç tel ipliği burarak sarmak İpek bükmek. 3) Eğmek Olur der gibi başını büktü. Çelik halatı büktü. 4) Katlamak Büktüğüm yeri kaybetmişim,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafa sallamak — 1) ikaz etmek için başını iki yana veya öne arkaya hafifçe eğmek 2) baş sallamak 3) doğru veya yanlış her şeye evet demek … Çağatay Osmanlı Sözlük
DEBH — Belini büküp eğildiğinde, başını öne doğru fazlaca eğmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HEVM — Uyuklayıp başını her tarafa eğmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KA'Ş — (C.: Kuuş) Ağacın başını çekip eğmek. * Cem etmek, toplamak. * Kadınların bindiği merkep … Yeni Lügat Türkçe Sözlük